Taoizm'in kurucusu olarak kabul edilen Lao Tzu, Çinli efsanevi ve tarihi bir figürdür. Onun aracılığı ile başta Çin olmak üzere zamanla tüm dünyada bir hayat bilgisine dönüşen Taoizm ise bize dünya ile uyum içinde nasıl yaşayacağımızı öğreten bir felsefedir.
Tao kelimesi var olan her şeyin düzeni ve özü anlamına gelir, ayrıca “yol" veya “doğanın yolu” anlamındadır. Lao Tzu’nın Tao Te Ching adlı eseriyle şekillenmiş olan bu felsefe bize yaşamla ilgili derin ve sade öğütler sunar. Dini ve ruhani dogmalar içermeyen Tao Te Ching, bize hayatta gerçekten neyin önemli olduğunu hatırlatan, doğanın akışıyla uyum içinde yaşayarak insanı kendi doğasına yönlendiren, denge ve yaşamın basitliğini takdir üzerine odaklanan bir yol göstericidir.
Tao felsefesinin hayatı kolaylaştıran birçok dersi var. Bunlardan birkaçını bugün sizinle paylaşıyorum.
Doğanın Akışına Uyum Sağla, Zorlamadan Yaşa
Lao Tzu Hiçbir şey yapılmadığında, hiçbir şey yapılmamış kalmaz der. Wu Wei prensibi olarak isimlendirilen bu kavram, her şeye karşı eylemsiz olmak zannedilse de aslında eylemsiz eylem anlamına gelir ve doğanın akışına müdahale etmeden durulaşarak ona uyum sağlamayı anlatır. Wu Wei kavramı Taoizmin merkezinde yer alan bir kavramdır ve hayatımızdaki koşullarla savaşmak, onları zorlamak yerine yapılması gerekeni yaparak olayları doğal akışına bırakmayı, bu akışa güvenmeyi ve beklentisizliği ifade eder. Her şey zamanı geldiğinde gerçekleşir. Sabır, Tao ile uyum içinde olmanın bir göstergesidir. Yapılacaklar listesinin insanın hayatına hakim olduğu bir sistemde bu prensip acele etmek yerine zamana güvenmeyi, fazladan sarf edilen çabanın yerine uyumun önemini hatırlatır.
Yargıdan Kaçın, Tarafsız Kal
Tao felsefesi iyi kötü, güzel çirkin diye tanımlanan ve etiketlenen her şeyin sınırlayıcı olduğunu hatırlatır. Her şey birbiriyle bağlantılıdır ve kişi kendini gerçekten tanımak istiyorsa bu yargıların ardına bakmalıdır. Etiketlenen her şey duygularımızın ve düşüncelerimizin yönünü belirler. Kendini bu şekilde tanımlayan ise gerçekte kim olduğunu bilemez.
Olaylara, olgulara, kendimize ve var olan her şeye tarafsız bir gözle bakmayı öğrenmek ruhsal dinginliğin anahtarıdır. Etiketlerden kurtulduğumuzda herhangi bir düşünce sistemine zincirlenmeden deneyimlerin içinden geçer ve gideriz. Bu olduğunda ise geriye sadece olan kalır.
Azın Gücünü Anla
Bir şeyin daha fazlasını istemek ruhta ve zihinde huzursuzluk yaratır. Bir şeylerin yarım ve yetersiz olduğunu düşünmemize sebep olur. Aslında her şey her zaman tam ve olması gerektiği gibidir, olması gerektiği yerdedir. Azaldıkça ruhumuzda ve zihnimizde alan açılır ve o alan yaşamla dolar. Tao felsefesi bize “az”ın bir erdem olduğunu öğretir. Basit ve güçlü bir yaşam sürmenin yolu ise aşırılıkları törpülemekten geçer. İç huzuru, ruhsal mutluluk, dışsal zenginlikte değil, içsel dinginliktedir.
Eylemlerin Sonuçları Olduğunu Hatırla
Her eylem kendi olası sonucunu yaratır. Dolayısıyla olan hiçbir şey rastlantısal olarak gerçekleşmez. Arkasında onun açığa çıkmasını sağlayacak bir bağlam vardır. Tao felsefesi bu bağlantının farkında olarak hareket etmeyi önerir.
Eylemleri bilinçli bir şekilde seçmek kişiyi ruhsal, fiziksel ve zihinsel karmaşadan uzaklaştırır, farkındalığını yükseltir. Kişiye kendi sonuçlarının sorumluluğunu almayı öğretir. Kendi seçimlerini fark ettirir ve dışarıda olan her şeyin aslında içerinin bir projeksiyonu ve neticesi olduğunu hatırlatır.
Bir Gün Liderlik Etmek İstiyorsan Önce Takip Etmeyi Öğren
Gerçek liderlik zorla yönetmekten değil rehberlik etmekten geçer. Sessiz bir örnek olup başkalarının kendi yollarını bulmasına izin vermek gerçek bir liderin duruşunun temsilidir, gerçek içsel gücün yansımasıdır.
Gerçek bir liderin önce takip etmeyi bilmesi gerekir. Benliğin ötesinde yaşamayı ve başkalarına hizmet etmeyi öğreten bu felsefenin liderlik anlayışı bize bir liderin gücünden bahseder ancak bu gücün onun takip ettiklerinden, rehberlik ettiklerinden yani ona kaynak olanlardan geldiğini de hatırlatır.